Twilight2005 yılında Amerika Birleşik Devletleri’nde yayınlanan ve Amerikan
Kütüphaneler Birliği tarafından 2005 yılının en iyi kitabı ödülüne
sahip, haftalarca best seller raflarından inmemiş Stephenie Meyer’in
Twilight adlı fantastik bir aşk öyküsünü anlatan kitabından (bu kitabın
New Moon ve Eclipse adlı devam romanları da mevcut) uyarlanan film
önümüzdeki aylarda beyazperdelerimize konuk olacak. Filmde bir insan
olan Isabella (Bela) Swan ve adlı bir genç kızla bir vampir olan Edward
Cullen adlı bir gencin aşk hikayesi anlatılmaktadır. Filmin ana
hikayesinde “Sonsuza kadar yaşayacak olursan ne için yaşarsın?
sorusundan hareketle oldukça romantik ve bir o kadar da imkansızlık
içeren bir aşk hikayesi, vampir teması ile birlikte harmanlanmış olarak
karışımıza çıkıyor. Filmde asıl kızımızı daha önce Panic Room, Cold
Creek Manor, Zathura ve Jumper gibi filmlerden hatırlayacağımız genç
yıldız (1990 doğumlu) Kristen Stewart canlandırmakta. Ona eşlik eden
vampir gencimize ise daha önce Harry Potter serisindeki Cedric rolü ile
hatırlayacağımız Robert Pattinson hayat vermekte. Filmin yönetmeni ise
daha önce çeşitli filmlerde hem yapımcılık hem de yönetmenliği denemiş
bir isim olan Catherine Hardwicke. Kendisini 2003 yılında çevirdiği
gençlik (ergenlik) eleştirisi Thirteen adlı filmden hatırlayabiliriz. Filmin
konusuna gelirsek; Isabella annesi ile birlikte Phoenix’te yaşayan bir
genç kızdır. Annesi ve babası ayrı olan Isabella annesinin başka bir
erkekle evlenmesi üzerine yaşadığı Phoenix’ten Washington’un bir
kasabasında yaşayan babasının yanına yerleşir. Burada okulda tanıştığı
ve aslen vampir olan bir aileden gelen ve bunu çevresinden
olabildiğince saklayan Edward ile tanışır ve ona aşık olur. Bu aşk
Edward’ın vampir olduğunu öğrenmesinden sonra bile devam eder. Ancak
her ne kadar birbirlerine aşık olsalar da Edward aslında bir vampirdir
ve kan ile beslenmek zorundadır. Hikayenin akışında Edward’ın ailesi
olan Cullen ailesinin düşmanları sahne alacak ve bunun için Edward’ın
en zayıf noktası olan Isabella’yı hedef alacaklardır. Film genel
itibariyle vampir klişelerinden uzak olan bir kitaptan uyarlanmış
olmasından hareketle ilginç bir seyirlik olacaktır. Söz konusu kitabın
arkasında yer alan ve Isabelle’e ait olan şu cümle bu tutkulu aşkın
gücünü bize bir kez daha vurgulamış oluyor; “Üç şeyden emindim.
Birincisi Edward bir vampirdi. İkincisi, ne kadar baskın olduğunu
bilemesem de onun bu vampir yanı kanıma susamıştı. Üçüncüsü ise,
koşulsuz ve geri dönülemez bir şekilde ona aşık olmuştum”.
RageTwilight Fragman